Hürriyet

6 Ocak 2011 Perşembe

Sanıyorsun...Aldanma.

Sanıyorsun ki


Sanıyorsun ki…
Bitmez bu yollar,
Caddeler…
Tüm geceler sessiz ve yalnız.

Aslında iyi kurgulanmış bir romanın bir başka sayfasıdır bu.
Ve diğerleri gibi;
Aynı…
Giriş-Gelişme ve Sonuç.

Karşında bir cadde
Giriş yaptın
Girmeden az önce,düşündün tek başıma ne yapacağım ben burada diye
Girdin
Sifir bir karanlık.
İlerledin,
Hafif aydınlık var
Bu seferde caddedekileri bilmiyorsun
Yavaş yavaş perdeler kalkıyor
Sen romanın bıçak ile konmuş
Şimdi gelişme kısmındasın,
Onun için ne yöne gitsen sayfalar henüz açık kaldığı için bıçakla
Derin izlerin var,
Babanı defin ederken düşünmüştün tam ciğerinde
Allah biliyor ya,
“Ne yaparım bende önce o giderse,onu kaybedersem” diye bu kez daha da hıçkırarak
ağladın.
Şimdi gelişmedesin işte.
En zoru da yaşarken, öleni yahut gideni kabul etmekmiş.
Diri diriyken her şey...
İşte o yüzden bıçak ile ayrılmış sarı sayfaların gelişme kısmındasın.

Bak oralarda muhakkak bir pamuk helvacı
Bir bakkal
Yahut bilemediğin neler var…
İyi düşün,
İyileri bul.
İlerle…Adım at.
Mecbursun,

Ve sonuç…
Bunu zaman tepsi ile ya sunacak ya da sunacak…
Yolları bilseydik acı çeker miydik böyle?
Ve mutluluklardan daha çok acılardan ilham alır ve yeniden doğar insan.
İşte bak,
Sonuca doğru ilerliyorsun…
Ömrün yettiğince
Kelimelerce…
İlerle…

Hiç yorum yok: