Hürriyet

27 Ocak 2011 Perşembe

ANTİ...

Anti

Karşı taaruz mu bu nedir?

Geçen günkü kar sefasından mı yoksa yerleşip kalan bir üşütmeden mütevellit mi bilinmez bir şekilde boynumdan kulunçlarıma inen şiddetli bir ağrı nüksetmişti kaç gündür.

Ne kafamı eğebiliyor ne çevirebiliyordum.

Geçen gün kardeşimle buluşunca bana “ çantamda hep bulundururum kas gevşetici yarısını iç, iki güne bir şey kalmaz stres ve üşütme ondan olmuştur” dedi ,verdi.

Alırken sordum:
-Kas gevşetici değil mi? Yan etkisi falan var mı?
--Yok yok hiçbir şey yok rahatlatıcı.
Ne bilim aldım ben.

Aslında hiç içesimde yoktu ya, ağrım çoğaldı yatakta boynumu koyamıyorum yastığa duramıyorum.
Neyse sabah iş de aldım yarım.
Biraz böyle mide bulantısı hasıl oldu,yemektendir dedim.
Dün akşam yatmadan önce aldım.
Sonra kardeşim ile telefonda konuşurken bana : “ Yok sakın gündüz alma uyursun herkeste farklı tesir ediyor”
-Nasıl yani dedim. Bu kas gevşetici değil mi?
--Yani hem o hem ANTİDEPRESAN!
-Yaw,aşk olsun sordum üstelik niye veriyorsun bana.Ondan dilim damağım kurudu bir tuhaf hissediyorum kendimi.Vücudumda bir şişlik.
Ciddi bir şekilde kalp çarpıntısı oldu. Ellerim bacaklarım güçten kesiliyor gibi.
Bir iştahsızlık.
Gece yarısı zıpkın gibi uyandım. Dön oraya dön buraya kalksam kitap mı okusam internete mi baksam.
Ne yapsam. Sabahı sabah ettim. Söz de kas gevşetecektik!

Bir mide bulantısı ,koku hassasiyeti.
Eee bünye hassas olunca tepkiler de farklı oluyor dolayısı ile.
Sonra anladım bizim hemcinsler (lütfen kusura bakmayın gerçekler acıdır) bunları kullanınca birden zayıflıyorlar. Bırakınca da eskisinden daha farklı hala yeniden dönüyorlar.
Önce kendilerinde bir hoşluk güzellik hissediyorlar sonra kendilerine güven geldiğini düşünüp zayıfladıklarını.
Hayatın artık mükemmel olduğunu.
Kardeşimin dediği gibi bunu kullanınca yapılan istatistiklere göre ; ilk gördüğüne aşık olma durumu da varmış.
Hay diyeceğim bana kastın neydi ? Kardeş !
Ya çöpçüyü görsem sabah sabah…

Şaka bir yana,
Ne sanal bir iştir bu.
Babamı kaybettiğimde bile zorla bir şurup içmiştim bitki özlü. Uyumak için.

İnsan kendine nasıl böyle bir kötülük yapabilir?

Hayat da yarası kapanmayan hiçbir acı yok.
Eninde sonunda geçiyoruz tüm yollardan,
Yollardan topladığımız taşların değerince kurduğumuz ev ya sağlam ya ilk rüzgar da dökülecek türden oluyor.
Hal böyle iken ne lüzumu var gereksiz yapı malzemesine.
Kiremitleri enine değil de boyuna dikmeye.

Ne ararsan önce kendinde ara…

Çık yağmurda ıslan
Kokla havayı otu
Al sana ANTİDEPRESAN.

Çocukla çocuk ol
Atla zıpla gül
Al sana ANTİDEPRESAN.

Yağmurda camın önüne ya da bahçeye otur
Al eline bir bardak demli çay
Düşün çocukluğunu
En güzel an.larını hayatındaki
Al sana ANTİDEPRESAN.

Papatyaları koparma ama sev
Ağaçların gövdelerine dokun, konuş onlarla
Bir şiir yaz kendine
En güzel şiirleri kendin için yazılmış gibi söyle
Yak gibi türkü en içten
Ağlamak geliyorsa içinden doya doya ağla
Ve gülmek geliyorsa
Kahkahalarla gül
Tutma
Tutulmaların
Günbatımı,Dolunay gibi gerçek olsun
Gerçek sevdaya yakın
Sevgi nağmeleri döşe gönlünden tüm canlılara
Bundan daha güzel ANTİDEPRESAN olur mu?

Lütfen dostlar;
FABRİKA AYARLARINIZLA OYNAMAYINIZ.

Hiç yorum yok: