Hürriyet

2 Temmuz 2011 Cumartesi

Leman Sam, İlla ve Samatya...




Hava hafiften kararmaya yüz tutmuş,
Samatya’nın dar sokaklarında,
Leman Sam için yol alıyorum.
Düşler ile kaynaşıyorum.
Bir rüzgar essin diliyorum, alsın götürsün tüm kötülükleri.
Sevgi olsun her yer.
Varıyorum iki gündür vardığım yere yine iki saat önce.
Mekan bu kez daha da dolmuş.
Hava yağdı yağacak.
Bir bey yanıma geliyor.
-Bu günde yalnız gelmişsiniz ama beni kopya edip gelmişsiniz. Baksanıza bembeyazız ikimizde.
*Öyle mi hayırlı olsun. Leman Sam içindir.
Bismillahirrahmanirrahim.
Yahu ağız tadıyla konsere geliyoruz yalnız olunca illa bir ot bitmek zorunda mıdır?
Ah diyorum tanıdık biri gelse de beni kurtarsa, geliyor yanıma oturuyor.
Hava yağdı yağacak, hiç önemli değil.
Sırılsıklam olabilirim ben duyguların en yoğununu yaşamaya gelmiş.
Müziği içmeye gitmişim.
İnsan aşk ile doluyor böyle zaman bu tip yorumcuların eserleri ile.
Sevgili Leman Sam, bembeyaz kostümü o gülen yüzü, zerafeti ile karşımızda işte.
Ona bu kadar yakın olacağımı hiç düşünmemiştim.
İlk iki şarkı benim diyorum tüm şarkılarını yürekten sevmeme rağmen.
İlk şarkı başlıyor saliseler geçerken, yağmur başlayıveriyor.
İlk şarkı :
İlla . Budur işte.
“Gözlerinin içine girdim başka alemler gözledim
Ben bunlarla övünmedim beklemedim illa
Beklemedim illa beklemedim sevdim

Gölgelemedim bağını bahçesini
Günü güneşi örtmedim
Yapılanlar söylenmezki her zaman
Sömürmedim illa sömürmedim illa

Sömürmedim sevdim
Yapılanlar söylenmezki her zaman
Sömürmedim illa sömürmedim illa
Sömürmedim sevdim

İlla illa illa illa
İlla illa illa illa illa sevdim

Yüreğine kulak verdim nefes aldı ben dinledim
Duyduklarım anlatılmaz sır vermedim illa
Sır vermedim illa sır vermedim sevdim
Duyduklarım anlatılmaz sır vermedim illa
Sır vermedim illa sır vermedim sevdim

Gölgelemedim bağını bahçesini
Günü güneşi örtmedim
Verilenler istenmezki her zaman
dilenmedim illa dilenmedim illa
Dilenmedim sevdim”
Şarkı devam edecek orkestra hasarlanıyor.
Üstteki branda hasar görüyor şimşek çakarken; Leman Sam “ aman Allah’ım bu nedir? Ne kadar bereketli gelmişiz Samatya’ya benim için sorun değil ama sizler için üzülüyorum ıslanacaksınız”
Sağnak gibi yağmur iniyor ve ikinci şarkı geliyor :
“Penceremin perdesini havalandıran rüzgar gir içeri usul usul beni bu dertten kurtar.”
Off ki off. Sırılsıklam ama mutluyuz bunu en son İtalya’ da yaşamıştım.
Yağmur güzeldir.
Bereket, rahmet ve sevgidir.
Anlayana. Anlamayana da lafımız yok tabi biz hassas insanlarız bizi derinden etkiler her düşen yağmur damlası ve her çakan şimşek.
Sevgi çocuklarıyız, yufkacık ve pırlantacık sahibi çıkamayan yüreklerimiz var.
Henüz kıymeti bilinememiş maalesef ki.
Leman Sam, sahneden azıcık iniyor ve biraz önce benim yaptığım hareketin aynısını yapıyor,
Ellerini gökyüzüne kaldırarak “durun, bir de dururmuş hakikaten benim hakkımda ne düşünürsünüz” kim bilir diyor.
Biraz sonra duruyorama ardından sonu gelmeyen yağmur devan ediyor.
Çantamın sapı kopuyor, espadriller açılıyor. Sırılsıklamız. Rimeller akmış yağmurdan yanıma oturan bey bir bakıyorum ayakta yanıma gelmiş ben de; üç erkek bir kızdan oluşan genç arkadaşlarla kopmuş beraber şarkı söylüyoruz.
Bir an seslenip bir şey söylüyor.
Eğiliyorum : Rimeliniz akmış diyor.
-Önemli değil teşekkür ederim derken arkamdaki genç beni onurlandıran hareketi yapıyor:
*Arkadaş abla bizimle beraber rahatsız etme tamam mı biz beraberiz.
Neyse kavgaya dönüşmeden olayı çözüyorum da bir susun da şunun tadını çıkaralım.
Leman Sam “yok mu rakılar, içkiler nerede kaldırın bakalım hayat da hiçbir şeye değmiyor tek gerçek “sevgi” için içelim”
Yaşa bea ablam.
Kimin rakısı var bana da uzatın derken demin ki gençler uzatıyor bir yudum alıp vereceğim diyor.Kadehler kalkıyor sevgiye.
Samatya’daki şu güzel coşkuyu bence hiçbir yerde bulamamıştır çünkü bu insanlar gerçek samimi insanlar.
Herkes avaz avaz. Biz en önde olduğumuz için çok şanslıyız birazdan aramıza inecek onunla fotoğraf çektireceğiz.
Birbirinden şahane parçalarını seslendirirken yanında ona vokallik yapan büyük kızı biliyorsunuz yeni albümünü çıkardı ses tınısını Şevval ve Leman karışımı buluyorum ama tarz rock.
Şehnaz daha önce ki röportajında okumuştum sıkı bir Barış Manço hayranı olduğunu ve küçükken onu kardeşi ile taklit ettiğini söylemişti.
Ben de şöyle bir düşünce oluştu bunu araştırdım ve gözlemledim.
Barış Manço sevmeyende, dinlemeyen de var elbet ancak Barış Manço severler; çok daha farklı insanlar. Onun sevgi ve hayat görüşünü tamamı ile içlerine sindirmiş yaşam biçimi yapmış insanlar.
Ne oluyor tabi kopuyoruz.
Yalnızız ama mutluyuz.
Bizi sevmeyenler utansın… dermişim.
Ardından patlatıyor mu Cem Baba dan :
“Birgün belki hayattan
Geçmişteki günlerden
Bir teselli ararsın
Bak o zaman resmime
Gör akan o yaşları

Benden sana son kalan
Bir küçük resim şimdi
Cevap veremez ama
Ağlar yalnızlığına

Ve işte arda kalan
Bir avuç anı şimdi
Koyup da bir başına
Bırakıp gittin beni

Sen yalnız değilsin
Biliyorum neredesin
Bu üzerdi beni
Yaşasaydın ve görseydin

Birgün belki hayattan
Geçmişteki günlerden
Bir teselli arasın
Bak o zaman resmime
Gör akan o yaşları”

Leman Sam adeta şaşırıyor ve tebrik ediyor “ ne güzel insanlarsınız ne güzel bir enerjidir”diyor.
Sahneye fırlayıp onlarla söylememek için kendimi zor tutuyorum.
Yıl 1971 den bu yana şarkı nasıl kalıyor değil mi? Yaşıyor işte, ruh var.
İnsanlar da böyle ruh yoksa gerisi boş.

Ve Şehnaz hanım annesinin en çok sevdiği şarkıyı söylüyor ki bu benim de şarkım ruh halimiz ne kadar benziyormuş.
El ele
Kol kola girip dans ediyorlar anne kız Athena’dan söylüyor…
Hem eğleniyor hem de eğlendiriyorlar.
Yanımıza iniyor, bana sarılıp yanağımı okşuyor çok şefkatli elleri.
Konser sonrası bir fotoğraf alma imkanım oldu.
Bana sarılınca “aman Yarabbim bu ne haliniz hasta olmayın” diyecek kadar merhametli.
-Sizin için değer.
*Hemen üstünüzü değiştirin
Dediğidim gibi en son İtalya’ da bunu yaşamıştım, iyi ki de yaşamışım.
Kırıla kırıla insan, sadece kendi olmayı kendini mutlu etmeyi becerebiliyor.
Yalan işlerden uzakta salt çoğunlukla kendi.
Dezavantajları e mecburen güzel hale dönüştürmeyi becerdik çok şükür.
Bir gün hak eden kavuşacağımız güne kadar yola devam.

Samatya mutlu etti beni.
Dinleyen diğer insanları ve güzelleştirdi.
Birkaç şey daha öğretti.
Şükürler olsun yaşadığımıza
Gönül gözümüzün açıklığına ve güzelliğine.
Selam olsun güzel dolan her güne…

Sırada yakalarsak Zülfü var…Kısmet.
Bir gün bir yerde, başka bir zamanda…
Yeter ki gönlümüzün nağmeleri eksilmesin.
Allah ömrümüzün kalan kısmını mutlu ama çok mutlu etsin.

Hiç yorum yok: