Hürriyet

13 Haziran 2011 Pazartesi

Çay ve Sohbet...




Neden bu sahile geldik bilmiyorum ancak çok iyi oldu.
-Sana değişiklik olsun istedim.
Evet, denizi de sevdiğimi biliyorsun.
Eski Sarayburnu havası var sanki değil mi?
-Evet, biraz andırıyor.
Akşama kadar burada arabanın içinde kalabilirim
-Kalalım, vaktimiz bol. Karnın acıktı mı?
Yok, hiç acıkmadım ancak şu seyyar çaylardan bir tane daha alırım çok lezzetliymiş.
Çocuk da çok komik bizi sevgili sandı sanırım.

Hadi bahsettiğin CD nerede dinleyelim onu şöyle mis mis.
Allah’ım ne güzel burası…
-Yaw, duyan da havaideyiz sanacak.
Olsun, benim için şu an her şey çok güzel. Neden bozuveriyorsun hemen.
-Yok yok aman keyfine bak. Koyalım cd yide bakalım nasıl bulacaksın. Gerçi bende pasajın önünden geçerken duydum yeni çıkan bir albüm. Hoşuma gitti o an, senle paylaşmak istedim.

Hadi o zaman, dinleyelim.
Valla gayet güzel. Seninde müzik tercihlerin hoşmuş bak bunu bilmiyordum.
-Ayıp ettin. Her telden biraz bulunur bizde bilmiyor musun.
(Gülümsüyorum) Biliyorum biliyorum merak etme.

Müzik o kadar soft ve yumuşacık ki; beni sarıyor sarmalıyor adeta.
Koynuna girmişim fark etmeden şarkının.
Ellerimi araba koltuğunun üstüne koymuşum, gözlerim kapalı
Yanımda beni çok seven bir arkadaşım.
Sahilde keyifle müzik dinliyoruz, gün batmak üzere.
Martılar yer yer geçiyor üzerimizden.
İnsanlar nadir.
Cd nin öbür yüzünü çevirdiğinde, istemeden gözlerimi açıyorum.
-Ohooo uyandınız mı hanımefendi !
Ay hakikaten çok hoşmuş ne iyi yapıp almışsın.
Valla terapi yaptın bana
-Öyle mi biraz daha devam edelim o zaman
Eee edelim…Oyun mu oynuyoruz (Gülüyorum)
-Yooo
Sen ne zaman doktorluğa başladın?
-Şşşşt tamam sus şimdi ben sorunca cevapla.
Peki doktor bey.
-Nasılsın bugün?
Süperim şu an, çok huzurluyum.
-Neden?
Çünkü sevdiğim biri yanımda, çay var, müzik var ve deniz var. Temiz oksijen var da ondan.
-Eee şimdiye kadar neden bunları hissetmedin deli kız.
Hayatın tadını almadın, her şeyi başkaları için yaptın.
Pufff.!
-Evet gelelim esas mevzulara.
Neymiş o?
-Tamam psikolojik test bitti. Gerçekten huzurlu musun artık.
Sayılır. Evet. Çok şükür mutluyum.
-Peki, yalnız mı geçecek günler.
Off
Başlama şimdi büyükler gibi.
-Tamam kızma sohbet ediyoruz işte.
Güzel söylüyorsun da nerede ? Ben zor insanım biliyorsun.
-Herkes zor kendine göre.
Tamam da
-Tamam da ne ?
Tamam da evlilik bir beraberlik ?
Tatlım.
Evlilik kolay iş mi? Ben, bana aşık ve sevecek bir insan ile birlikte olabilirim.
Her şeyden öte biliyorsun, dürüst olacak.
Yalanın tur attığı yerde ben olamam.
Sonra aynı toprağa bakabiliyor muyuz? Ne bilim yağmurda ıslanır mı benimle.
Hiç bıkmadan sıkı sıkı sarılır mı bana
Toprak kokusunu sever mi?
Gezmeyi, fotoğraf çekmeyi sever mi?
Yazmam konusunda destek olur beni teşvik eder mi?
Saygılı mı, sevgisi kadar.
Hem olgun olacak hem da bana ayak uydurabilecek
Ne bilim işte sürpriz yapmaktan zevk alacak.
Bir sabah uyandığımda tatlı bir sürpriz, tabi bunu beni uyandırmadan tak tuk ses çıkarmadan yapacak.
Bir gün diyecek ki bir den…
Ben , aaa nereye gidiyoruz demeden bir yerdeyiz o ayarlamış.
Bunun gibi bir sürü şey içimde olan.
Onun için benden bıkar
-Saçmalama kim senden bıkabilir ki?
Sence(Gülüyorum)
Tatlım; hem olgun, hem romantik, hem sadık, hem dürüst ve bana sevgi dolu.
Bu sanırım öbür tarafta…
-Yanılıyor olamaz mısın?
Hiç sanmam
Yaw nereden çıktı şimdi bunlar?
-Bak, CD nin arka kısmını dinleyecektik yarım kaldı. Çay ister misin ben alacam bir tane.

Hiç yorum yok: