Hürriyet

13 Mayıs 2011 Cuma

Anlar Seni Doğa

El işlemez
Gönül dinlemez,
Kayalara resmederim seni ben.

Sır tutan
Denizin hafif dalgasına,
Güvenirim, bilirim hiçbir kumsala.
Ya da ayak basana, satmaz beni.

Sıralarım,
Yalnızlığım ile çemberlenmiş düşlerimi…
Kayaların güzelliği ve gücü huzur verir bana.
Denize karşı o asi duruşu.
Nefessiz sapasağlam.
Çıtlatırız biz oradan, buradan.

Anlar onlar beni.
Hem de en derinden.
Denizin dibi kadar
Ve dağların zirvesi kadar

Martıların kuytu kanatlarında gizlendikleri patikalar kadar.
Doğa ile bütünleşmez ise insan,
Nasıl yaşar?
Nasıl nefes alır?
Güne doğarken…

Aslında doğada dertleşir,
Yaratılanla.
Deniz kayaya vura vura üstüne yosun tutturur.
Katılaşır tıpkı insan kalbi gibi,
Kırıla kırıla…
Sevmeyi unutur.

Diler ki,
İster ki,
Hep parlak.
Masmavi.
Bembeyaz.
Bir gökyüzü olsun.
Başının üstünde.

Başına tac olsun.

Sözlerin bittiği yerde,
Gözlerin sözleştiği zamanda.
Doğa ses verir insana;

Eğer,
Eğer duyabiliyorsan
Usulca dinle,
Ama
Usulca.
Muhakkak yol gösterir.
O engin tecrübesi ile.
Yaradan dan ötürü sonsuzdur…
Sevgisiyle…

Almayı seç.
Duymayı ve görmeyi seç.
Sevgiyi seç.

Hiç yorum yok: