Yağmur…
İnce ince
Dolu dolu
İnce ince
Dolu dolu
Yaşamak, avuçlarınla doya doya...
Islanmak sırılsıklam…
Islanmak sırılsıklam…
Her şey geçer;
Kurur dallar, ağaçların gövdeleri bile…
Şemsiyenin üzerindeki damlalar geçer.
Her şeyi bir bir eksiltir zaman; getirdiği gibi.
Kurur dallar, ağaçların gövdeleri bile…
Şemsiyenin üzerindeki damlalar geçer.
Her şeyi bir bir eksiltir zaman; getirdiği gibi.
Sulu gözlerle baksan da geçer…
Tebessüm etsen de.
Tebessüm etsen de.
Gün yağmur günüyse;
Ağla doya doya…
Gün güneş ise gül doya doya…
Takılıp kalma bir ana yada boşa geçen zamana.
Her şey bir gün zaten geçecek aslında…
Ağla doya doya…
Gün güneş ise gül doya doya…
Takılıp kalma bir ana yada boşa geçen zamana.
Her şey bir gün zaten geçecek aslında…
Dünya dünya olalı
Biz henüz onu tanıdığımızı sanalı,
Kaç gün gördü?
Ya da kaç yıldız kaydı.
Aslına bakarsan yıldızların hiç haberi varmıydı?
Gülümse, boş ver aldırma.
Kurur dallar,ağaçların gövdeleri bile
Kök dururken yerinde
Şemsiyeni ters çevir
Kucakla yağmuru doya doya…
Biz henüz onu tanıdığımızı sanalı,
Kaç gün gördü?
Ya da kaç yıldız kaydı.
Aslına bakarsan yıldızların hiç haberi varmıydı?
Gülümse, boş ver aldırma.
Kurur dallar,ağaçların gövdeleri bile
Kök dururken yerinde
Şemsiyeni ters çevir
Kucakla yağmuru doya doya…
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder