Hürriyet

24 Ağustos 2011 Çarşamba

Susarım İnsanlığa...

Ben de çok çaba sarf ettim.
Çok çaba sarf ettim, sizin gibiler arasında “insan” gibi kalabilmek için.

Tokken, açın halinden anlamayıp.
Topu topu bir ay içinde ahkam kesmenize ses etmeden.

Gerçekte sevmediğiniz birinin yanında, dürüst olmadan
Kandırmalarınıza göz yumanlarınız karşısında, haklı gurur edinişlerinizi.
Kendinizi büyümüş gibi hissedişlerinizi
Seyrettim.
Ses etmedim.

Toplu taşıma araçlarında,
Kuyrukta
Durakta
İnsanın bol bol olduğu her yerde; insanca olmayan davranışlarınızı resmettim.
O kadar çirkindiler ki hafızamdan siliverdim.
Tiksindim, suretlerinizden.
Ses etmedim.

Haklıya haksızlığınızı
Güçsüze güçlülüğünüzü
Mağdura dayılığınızı
Gördüm
Yaşadım
Sustum
Seyrettim…

Yalanların yağmur suları gibi dillerinizden akışını,
Bir eli tutarken, başka elleri tutuşlarınızı…
Seyrettim
Aşk bu mu? Dedim.
Sustum
Seyrettim.

Ben tüm buralara sığamayacak kadar dünyanın çirkinliklerini resmettim.
Büyüdükçe, sustum.
Sustum …

Zor oldu
Çok çaba verdim “insan” kalabilmek için.
Sizler gibi olmamak için.

Birlikte ve beraberlik derken,
Teklik isteyenler.
Sevgi sunarken,
Egoyu altın tepside sunanlar.
Yar,kardeş,dost,arkadaş,akraba
Ne zaman unutuldunuz?
Sevgiyi de, vefayı da sizlere sundum
Yeri geldi elim boş geldi
Bilerek değildir
Parasızlığıma denk gelmiştir.
Yoksa ben sevmeyi çok iyi bilenlerdendim.

Yıllar geçti
Yüzyıllar geçti
Her şey ilerledi
Bir tek insan,
Bir tek şu suretler değişmedi
Siz suretsin, insansanız
Ben, neyim?

Çok zor oldu siz gibi olmamak
Çok çalıştım insan olabilmek için, hala da çalışıyorum.
Keşke..Hiç sevmiyorum bu kelimeyi ama
Keşke, biraz siz de deneseydiniz.
Şimdi susuyorum..
Konuşacak ne kalmış,
Şarkılardan başka
Bakacak ne kalmış,
Kuşlardan başka

Bir bambaşka dünyanın özlemi ile yanan bir yüreğin beyhude sözleridir bunlar.
Vın gelir, tırıs gider…
Ve ben susarım
Susarım insanlığa…

Hiç yorum yok: